Filistin’e Destek Platformu Ünye Temsilcisi Zübeyir Hatipoğlu, “Biz kardeş olduğumuz zaman hem Türkiye’deki bütün sorunlarımızı, hem dünyadaki bütün sorunlarımızı çözecek milletiz. Bu platform bunun altyapısıdır.” diyerek bu zulme dur denilmesi gerektiğini vurguladı.
Platform adına açıklama yapan Tamer Uysal, arkasında ABD, Batı ve onun işbirlikçilerinin olduğu İsrail'in bugün Gazze ve Filistin’de yaptığı zulümleri gizlemeye bile ihtiyaç hissetmediğini vurgulayarak, “Zulmün arşa yükseldiği, mazlumun feryadının duyulmaz olduğu bir insanlık dramından bahsediyoruz.” dedi.
Sivil toplum olarak BOYKOT eyleminin zulüm ortadan kalktığı ve Hakk’ın batıla galip geldiği güne kadar sürmesi için Müslümanlara çağrı yapan Uysal, “Biz elimizdeki imkânlarımızı kullanmakla sorumluyuz. Müslüman coğrafyadaki Siyonizm'in elçiliklerinin kuşatılması, İsrail Yahudi patentli malların boykot edilmesi, petrol ve enerjide dâhil İsrail'le tüm ticari ilişkilerin sonlandırılması yapabileceğimiz cihadın en kıymetlisidir.” diye konuştu.
Programa katılan Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı da “İslam Alemi olarak üzüntüyle ifade etmek istiyorum ki, bu konuda en üst seviyede birlik ve beraberliğimizi sergileyememiş durumdayız. Türkiye olarak başta ülkemiz ve Sayın Cumhurbaşkanımız buradaki vahşeti ve zulmü en üst seviyede dile getiriyor, savunuyor. Buradaki zulmün son bulması için ülke olarak elimizden gelen gayreti göstermeye ve gündemde tutarak bu vahşetin son bulması için elimizden geleni yerine getirmeye hep birlikte gayret göstererek o konuda güçlü duruşumuzu sergilemeye devam edeceğiz.” mesajı verdi.
Filistin’e Destek Platformu üyeleri Ünye Atatürk Parkı Sosyal Tesisleri’nde bir araya gelerek İsrail’in Filistin’de yaptığı insanlık dışı zulme tepki gösterdi.
Program, Kuran-ı Kerim okunmasıyla başladı.
-Bilgü: Müslümanların bugün yeterli şekilde müdahale etmediğini görüyoruz -
Programda açılış konuşması yapan Ensar Vakfı Ünye Şube Başkanı Ahmet Bilgü, “Bugün sadece dua ediyoruz. Oysa dua savaşmaya, fiili mücadeleye gücü yetmeyen emzikli kadınların, hastaların, yaşlıların ibadetidir. Müslümanların bugün elinden geleni yapmadığı en azından yeterli şekilde müdahale etmediğini görüyoruz” dedi.
-Hatipoğlu: Biz kardeş olduğumuz zaman hem Türkiye’deki, hem dünyadaki bütün sorunlarımızı çözecek milletiz”-
Filistin’e Destek Platformu Ünye Temsilcisi Zübeyir Hatipoğlu; platformun kuruluş sürecine ilişkin şu bilgiyi verdi:
“Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, milli ve manevi değerlere mensup tüm stkların önemli konularda bir araya gelerek, tek ses olmalarını isteyip talep etti. Bunun üzerine öncelikle Eğitime Destek Platformu kuruldu. Eğitime Destek Platformu’nun beş temel yapısını İlim Yayma Cemiyeti, TÜGVA, Türkiye Diyanet Vakfı, ilçelerde ÖNDER veya ÜNİMDER oluştururken; buna ilave olarak Ensar Vakfı oluşturmaktadır.
Buna ilave olarak bütün sivil toplum kuruluşları Milli İrade Platformu’nu oluşturmaktadır. Filistin’e destek söz konusu olduğunda da aynı gönülden, aynı düşünceden olan, milli ve manevi değerlere mensup bütün sivil toplum kuruluşları Filistin’e Destek Platformu’nu oluşturmaktadır. Dolayısıyla biz bugün burada hem Eğitime Destek Platformu, hem Milli İrade Platformu’nu, hem de Filistin’e Destek Platformu’nu oluşturmaktayız. Biz kardeş olduğumuz zaman hem Türkiye’deki bütün sorunlarımızı hem dünyadaki bütün sorunlarımızı çözecek milletiz. İşte bu platform bunun altyapısıdır.”
-Tamer Uysal: Bugün dünyanın farklı bölgelerindeki zulme karşı isyanımızı haykırmak için bir aradayız-
Platform adına açıklamayı yapan Tamer Uysal; dünyanın farklı bölgelerindeki zulme karşı isyanı haykırmak için bugün bir araya geldiklerini açıklayarak, şunları söyledi:
“Bugün özelde Gazze ve Filistin'de, genelde dünyanın farklı bölgelerindeki zulme karşı isyanımızı haykırmak için Ünye Eğitime Destek Platformu olarak, Ünye'deki birçok sivil toplum kuruluşlarımızla birlikte organize ettiğimiz bir basın açıklaması için burada toplanmış bulunuyoruz. Siyonist İsrail'in Gazze, Batı Şeria ve Kudüs'ten sonra Suriye'ye de saldırması, uluslararası hukuku hiçe saydığını ve iki milyar Müslümanı hiç hesaba katmadığının ve meydan okuduğunun bir göstergesidir.
-“Filistin'de, özelde Gazze'de dünyanın gözü önünde bir insanlık kıyımı yaşanıyor”-
Filistin'de, özelde Gazze'de 7 Ekim 2023 tarihinde başlayan ve 18 aydır devam eden, dünyanın gözü önünde bir insanlık kıyımı yaşanıyor. Şu ana kadar yaklaşık 25 bin çocuk, 20 bin kadın ve bir o kadar da masum sivil halk, toplamda 70 bini aşkın insan katledildi, yüzbinlerle ifade edilen insanda yaralı ve sakat kaldı. Sağlık görevlileri ve basın mensupları da kıyımdan yeteri kadar nasibini aldı. Hayatta kalmayı başaran insanlar, küçücük kara parçasında her gün yer değiştirmek ve göç etmek zorunda. Açlık ve yoksulluk hat safhada. 2.5 milyon insanın yaşadığı ülke harabeye döndü, her taraf barut ve ölüm kokuyor. Binlerce Filistinli Siyonizm'in ceza ve işkence evlerinde yatmakta. Terör devleti Siyonist İsrail ve ABD kana doymuyor, şimdi de tüm Filistinlileri başka yerlere cebri iskâna zorlamaktadır. Zulmün arşa yükseldiği, mazlumun feryadının duyulmaz olduğu bir insanlık dramından bahsediyoruz. Zulümleri o kadar arttı ki, gizleme ihtiyacı bile hissetmiyorlar. ABD, Batı ve onun işbirlikçileri her fırsatta İsrail'in güvenliğini öne sürmekteler. BM ve İslam İşbirliği Teşkilatı cılız bir ses ile kınıyor, kör, sağır ve dilsiz rolünü oynuyorlar. Dünya Âlimler Birliğinin Gazze'deki dram karşısında geç de olsa Cihat çağrısı yapması önemlidir. Müslüman coğrafyadaki Siyonizm'in elçiliklerinin kuşatılması, İsrail Yahudi patentli malların boykot edilmesi, petrol ve enerjide dâhil İsrail'le tüm ticari ilişkilerin sonlandırılması yapabileceğimiz cihadın en kıymetlisidir.
-“Gazze açık hava hapishanesi, kendi imkânlarıyla yaşama savaşı veren onurlu insanların yurdudur”-
Yaklaşık 500 gündür bombalanan, harabeye çevrilen bir Gazze görüyoruz. Son derece basit yapılmış çadırlarda kışı geçirmeye çalışıyorlar. Bebekler ve yaşlılar soğuktan ölüyor, Birleşmiş Milletler sadece seyrediyor. Daimî temsilci konumundaki beş ülke savaşı ranta döndürme sevdasında. Ciddi bir kınama bile yapmadılar, yapamadılar. İsrail'e atılan füze hedefe isabet etmese de nereden atıldı ise ABD, İngiliz ve Fransız savaş uçakları orayı yakıp yıkıyor. Dolayısıyla Gazzeli, Filistinli ve Hamaslı mücahitler sadece İsrail ve Siyonizm'le değil, onun hamileri ABD; İngiltere ve diğer AB ülkeleriyle savaşıyorlar. Siyonist İsrail'in zulmüne teslim edilmiş, yıllarca dünya ile bağlantısı kesilmiş, Gazze açık hava hapishanesi kendi imkânlarıyla yaşama savaşı veren onurlu insanların yurdudur.400 yıl birlikte var olduğumuz, Çanakkale'de yedi düvelle birlikte savaştığımız, ecdadımızın 1. Cihan Harbi sonrası en son terk ettiği gönül coğrafyamızdır.
-“Biz elimizdeki imkânlarımızı kullanmakla sorumluyuz”-
Ne yapabiliriz diyoruz? Biz elimizdeki imkânlarımızı kullanmakla sorumluyuz. Unutmayalım ki, Rabbim bizi yaptıklarımızdan ve yapabileceklerimizden hesaba çekecektir. Tarafımızı belli etmek zorundayız. Bugün boykot en güçlü silahımızdır.
1949 yılından bugüne kadar ülkelerinin işgaline karşı mücadele veren Gazze'nin yiğit insanlarına; Şehit İsmail Heniyye'ye, Şehit Yahya Sinvar'a, Şehit Şeyh Ahmet Yasin'e, inançları ve özgürlükleri uğruna şehit olan binlerce Filistinliye ve mazlum coğrafyada şehit olan Uygur Türklerine, Myanmar'daki garip Rohingalı Müslümanlara ve Dünyanın farklı coğrafyalarında şehit olan tüm Müslümanlara selam olsun. Sadece Filistin ve Gazze'de değil, ata diyarımız Doğu Türkistan'da, Hindistan'daki Müslümanların yaşadığı coğrafyada, Arakan'da da benzer vahşetler yaşanmaktadır. Doğu Türkistan. 2. Dünya Savaşı sonrası Çin tarafından işgal edilmiş, o günden bu güne kadar 35 milyon insan katledilmiş. Sürgün, zulüm ve baskı yaşam tarzına dönüşmüştür. Çinliler Doğu Türkistan'da işgal ettikleri bölgeye Sincar adını vererek kazanılmış toprak ilan etmişlerdir. Uygurlu kardeşlerimizin seyahat özgürlüğü, inanç ve dini değerlerini öğrenme ve yaşama hakkı hiç olmamıştır. Aynı şekilde kimlikleri olmayan Arakanlı Müslümanlarda Budistlerin baskısı altındadır. Onlar dünyanın en büyük vatansız topluluğudur. 2,5 milyon nüfusu ile son yüz yılı işkence, zulüm ve tehcirle geçirmişlerdir. Biz de bu zulümler karşısında Ünye'nin duyarlı insanlarının duygularına tercüman olmak, zulme, zalime ve teröre karşı onurlu duruşunu ortaya koymak amacıyla bu basın açıklamasını gerçekleştirdik.
-“Karanlığın yoğunlaştığı an, aynı zamanda aydınlığın yaklaştığı andır diye ümit ediyoruz”-
İnsani tüm değerlerini yitirmiş, kandan ve zulümden beslenen terör devleti Siyonist İsrail ve onun destekçisi Amerika, AB ülkeleri ve Çin'e karşı lanetimiz kıyamete kadar devam edecektir. Sivil toplum olarak BOYKOT eylemimiz zulüm ortadan kalktığı ve hakkın batıla galip geldiği güne kadar sürecektir. Karanlığın yoğunlaştığı an, aynı zamanda aydınlığın yaklaştığı andır diye ümit ediyoruz. Filistin- Gazzeli, Doğu Türkistanlı, Arakanlı ve Dünyanın farklı coğrafyalarındaki mazlum insanlara yapılan zulmü lanetliyor; Hakkın, hakikatin ve adaletin yaşanacağı günlerin yakın olduğunu ümit ediyor, katılımınız ve desteğinizden dolayı teşekkür ediyorum.”
-“Binlerce insanın zalim İsrail zulmü altında şehit oluşuna şahit oluyoruz”-
Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı da duygularını şöyle ifade etti:
“Çocuk demeden, kadın demeden, yaşlı demeden binlerce insanın vahşetle şiddetle zalim İsrail zulmü altında şehit oluşuna şahit oluyoruz. Bu bizi derinden yaralıyor. Terör devleti İsrail’i buradan şiddetle kınadığımı özellikle belirtmek istiyorum. Tabi dünyada demokrasiden, insan haklarından bahseden kendi işlerine geldiğinde bunu hep üst platformda en üst seviyede dillendiren ülkelerin buradaki vahşete ve katliama sessiz kalmalarını da özellikle şiddetle kınıyor ve lanetliyorum. Tabi İslam Alemi olarak da maalesef üzüntüyle ifade etmek istiyorum ki, bu konuda en üst seviyede birlik ve beraberliğimizi sergileyememiş durumdayız. Bunun da üzüntüsü içerisindeyiz. Tabi Türkiye olarak başta ülkemiz ve sayın Cumhurbaşkanımız buradaki vahşeti ve zulmü en üst seviyede dile getiriyor, savunuyor. Buradaki zulmü ve soykırımın son bulması için elinden gelen gayreti en üst seviyede yerine getirmenin mücadelesi içerisinde olduğuna şahitlik ediyoruz. Buradaki zulmün son bulması için ülke olarak elimizden gelen gayreti göstermeye ve gündemde tutarak bu vahşetin son bulması için elimizden geleni yerine getirmeye hep birlikte gayret göstererek o konuda güçlü duruşumuzu sergilemeye devam edeceğiz.”
Başkan Tavlı’nın ardından diğer konuşmacılarda Filistin’deki İsrail zulmünü lanetleyen açıklamalarda bulundular.
Programa Ünye Kaymakamı Ayhan Işık, belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, Belediye Başkan Yardımcısı Orhan Gürel, AK Parti Ünye İlçe Başkanı Hasan Fahri Alparslan, Ünye Müftüsü Ali Fuat Baycan ve platform üyeleri katıldı.
Ünye Kent / Yücel Arslanteke