Ordu Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı, ORKENT Yönetim Kurulu Başkanı ve Kentsel Dönüşüm Uzmanı Mimar Dr. Nihat Şen, MEK TV ekranlarında yayınlanan Figen Avcıoğlu’nun sunduğu “ekonomi notları” programının Skype ile görüntülü canlı yayın konuğu oldu.
Kentsel Dönüşüm konusunun siyasi söylem ve polemik meselesi olmadığını ulusal bir mesele olduğuna dikkat çeken Şen, şunları söyledi;
Kentsel dönüşüm ulusal bir meseledir
“Kentsel dönüşüm, siyasi polemik siyasi bir söylem olarak konuşulacak, algı yaratılacak bir konu değildir. Kentsel dönüşüm ulusal bir meseledir. Yıllardır da bunu ifade ediyoruz. Türkiye’nin değişik yerlerinde kentsel dönüşüm çalışmaları yapılıyor, yapılmıyor değil. 11 ilimizi etkileyen bölgelerde de zamanında bir kentsel dönüşüm çalışmaları yapılırken mâni olunduğunu gördüm. İptal ve yapılmadığını gördüm. Sadece karşı çıkmalarından kaynaklıda binlerce vatandaşımızı kaybettik. Şimdi orada 50 binin üzerinde vatandaşımızı kaybettik. Hepimiz ağladık.
Siyasi polemiklere alet edilecek bir konu olmamalı
Deprem siyasi görüş soruyor mu, inanış soruyor mu, sen şu siyasi görüşe sahipsin, sen şu inanışa sahipsin diye sormuyor. Her birimiz farklı bir siyasi görüşe, farklı bir inanışa sahip olabiliriz. Ecdadımızın kanla emanet ettiği bu topraklar da o bayrak altında bir ve beraber yaşamak zorundayız. Tabi ki farklı görüşlere sahip olabiliriz. Ancak ulusal meselelerde bir masanın etrafında toparlamak zorundayız. Siyasi çekişmeler uğruna alet edilebilecek konular değil. Ben kendimden de örnek verebilirim. Türkiye’nin her yerine konuyla ilgili yardım etmeye çalışıyorum. Kentsel dönüşümü anlatmaya çalışıyorum, uygulamalar yapmaya çalışıyoruz. Değişik illerde kentsel dönüşüm çalışmaları yapılırken o siyasi partileri, belediyedeki meclis üyelerinin meslek odaları, sivil toplum örgütleri yapılan çalışmaların engel olunduğunu gördüm.
Bu bir şehrin tamamını, bölgenin tamamını, Türkiye’nin tamamını ilgilendiren bir konu değil mi? Yani bu zaruret değil mi? Gökten zembille birileri gelip te mi bu sağlıksız binaları değiştirecek? O yüzden konu, ulusal bir mesele olarak ele alınması gereken bir konudur.
Sizlerin vasıtasıyla sesleniyorum...
Tüm siyasi partilere sesleniyorum, tüm siyasi partilerin bu milletin seçilen vekillerine sesleniyorum, meclis üyelerine sesleniyorum, meslek odalarına sesleniyorum, muhtarlara sesleniyorum, sivil toplum örgütlerine sesleniyorum… Lütfen bu insanların can ve mal güvenliğini riskli olan kentsel dönüşüm çalışmalarına destek olun. Niçin, nasıl, hangi metotla, hangi sistemle yapıldığını doğal olarak soracaksınız. Bu anlatıldığı takdirde dönüşüm yapılacak. Bu dönüşüm alanlarının eksikliğini tamamlayınız. Ret oyları vermeyiniz. Kamuoyunda olaylar yaparak bu milletin kafasını karıştırmayınız.
Hiç vakit kaybetmemeli
Daha vahim olaylarla karşılaşmamak için ulusal bir mesele olarak ele alınmalı, yeni bir planlamaya ve stratejiyle bunu hemen hiç vakit kaybetmeden hayata geçirmemiz lazım. Artık toplantıların yapılmasına gerek yok. Nedeni belli, yıllardır bunları tecrübe ettik. Bu nedenle belediyelerin hiçbir siyasi gelecek endişesi duymadan insanları sağlıklı yaşam çevrelerine ulaştırmaları gerekir. Madem şehri emini olarak, emin olunarak bu belediyeler teslim edildi. O zaman emin olduğumuz yerel idarelerin ve bizim can ve mal güvenliğimizi sağlayarak hizmet çalışmalarını acilen yapması lazım. Bizim vatandaşımız devletine güvenir. Kamusuna da güvenir. Siz kamunun bir parçası olarak bu sürece dahil olmadığınız sürece vatandaşı ortada bırakırsınız. Bedeli, sermaye gruplarının ellerine bırakırsanız, benim Hatice teyzemin ekonomik durumu iyi değilse, yani orada bile bile ölümü bekleyecek… Böyle bir şey var mı? Türkiye Cumhuriyeti devleti vatandaşını can ve mal güvenliğinden sorumlu olduğuna göre mülkiyet anayasal bir hak olduğuna göre bu iş hakkaniyet, bilgi, deneyim, tecrübe, liyakat ve ehliyeti ön planda olan çalışmayla başarılmalıdır.”
Ünye KENT Haber